Konut ve İşyeri Teslimlerinde Uygulanmaya Başlanan KDV istisnasına ilişkin düzenlemeler yayımlandı.
6824 sayılı Kanun ile, 1 Nisan 2017 tarihinden itibaren uygulanmak üzere, KDV Kanununa eklenen hükümle yurtdışındaki gerçek ve tüzel kişilere konut ve işyeri teslimlerinin KDV’den müstesna olmasına, diğer bir ifadeyle bu satışlarda KDV uygulanmamasına imkân tanınmıştır.
5 Mayıs 2017 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan KDV Genel Tebliği ile bu istisnanın şartlarına dair ayrıntılı konular düzenlenmiştir.
Buna göre,
-Türkiye’de yerleşmiş olmayan yabancı gerçek kişilere,
-Kanuni ve iş merkezi Türkiye’de olmayan ve bir işyeri ya da daimi temsilci vasıtasıyla Türkiye’de kazanç elde etmeyen kurumlara,
-Çalışma veya oturma izni alarak altı aydan daha fazla yurt dışında yaşayan Türk vatandaşlarına,
konut veya işyeri teslimlerinde satış bedeline KDV uygulanmayacaktır.
Bu imkândan yararlanılabilmesi için, konut veya işyeri olarak inşa edilen binanın yapı ruhsatının bulunması ve alıcıların kullanımına hazır vaziyette fiilen teslim edilmesi şarttır. Kat irtifakı kurulabilen konut veya iş yerlerinde ayrıca kat irtifakının kurulmuş olması gerekir.
İstisna, yalnızca konut veya işyerini inşa eden mükellefin yapacağı ilk teslimde uygulanır. Konut veya işyerinin inşa edenlerden satın alınarak bir başkasına satılması halinde yapılan konut veya işyeri teslimi ilk teslim olarak değerlendirilmez.
Bu istisnadan faydalanacak Türk vatandaşının,
-İstisna kapsamında teslimin yapılacağı tarih itibariyle geçerli olan yurt dışında çalışma veya oturma iznine sahip olması,
-Çalışma veya oturma iznini, istisna kapsamında teslimin yapılacağı tarihten en az altı ay önce almış olması,
-Çalışma veya oturma izninin alındığı tarih ile istisna kapsamında teslimin yapılacağı tarih arasında en az altı ay yurt dışında bulunması şartlarını birlikte sağlaması gerekmektedir.
Sayılan şartların sağlandığı Türk elçilik veya konsoloslukları tarafından verilen belge ile tevsik edilecektir.
Ancak, resmi daire ve müesseselere veya merkezi Türkiye’de bulunan teşekkül ve teşebbüslere bağlı olup adı geçen daire, müessese, teşekkül ve teşebbüslerin işleri dolayısıyla yabancı memleketlerde oturan Türk vatandaşları bu istisnadan faydalanamazlar.
Ayrıca, ikametgâhı Türkiye’de bulunan veya bir takvim yılı içinde Türkiye’de devamlı olarak altı aydan fazla oturan yabancılar (geçici ayrılmalar Türkiye’de oturma süresini kesmez) da istisnadan faydalanamayacaktır.
Bunun yanında, kanuni ve iş merkezi Türkiye’de olmayan ve bir işyeri ya da daimi temsilci vasıtasıyla Türkiye’de kazanç elde etmeyen kurumlar bu istisnadan faydalanabilecektir.
Bu şartların tevsiki ise kurumun kuruluşuna ve faaliyetinin devam ettiğine dair kanuni merkezinin bulunduğu ülke resmi makamlarından alınmış belge ile, kanuni ve iş merkezi Türkiye’de olmadığına ve bir işyeri ya da daimi temsilci vasıtasıyla Türkiye’de kazanç elde etmediğine dair konut veya işyerinin bulunduğu yer vergi dairesinden alınacak belge ile yapılabilecektir.
KDV istisnasının uygulanabilmesi için, bedelin en az %50’sinin satışa ilişkin faturanın düzenlendiği tarihten önce, kalan kısmının da en geç bir yıl içerisinde alıcı tarafından döviz olarak Türkiye’ye getirilerek satıcıya ödenmesi gerekir.
Yurt dışında bulunan dövizin, Türkiye’deki bir bankaya transfer edilmek suretiyle getirilmesi esastır. Dövizin Türkiye’deki bankaya transfer edilmesi durumunda, yapılan transfer işlemi banka dekontu ile tevsik edilir.
Yurt dışında bulunan dövizin Türkiye’ye alıcı tarafından fiziki olarak getirilmesi de mümkün olup, bu durumda dövizin Türkiye’ye getirilmiş olduğunun tevsikinde gümrük idaresinden alınan belgeler kullanılacaktır.
Başka sorularınız olması durumunda lütfen bizimle iletişime geçiniz.